Dünya Korunma Günü

Dünya Korunma Günü 26 Eylül tarihi olarak belirlenmiştir.

Doğum kontrolü hakkında farkındalık yaratarak, genç insanları cinsel ve üreme sağlığı hakkında bilinçlendirmek amacıyla ”26 EYLÜL DÜNYA KORUNMA GÜNÜ ” olarak kutlanmaktadır.

AİLE PLANLAMASI

Aile planlaması , temel kavram olarak ailelerin bilinçli ve sorumluluk taşıyarak  istedikleri zaman bakabilecekleri, yetiştirebilecekleri sayıda çocuk sahibi olmalarıdır.

Aile planlaması hizmetleri, ailelerin kendi koşulları ve tercihleri için en uygun aile planlaması yöntemini seçebilmelerini sağlayacak bilgiye sahip olmalarını sağlamayı amaçlar.

İstenmeyen gebelikleri önlemek

İstenmeyen gebelikler çoğu kez, isteyerek yapılan düşükle sonlanarak kadın sağlığını olumsuz yönde etkileyen sonuçlara yol açabilir.

Aşırı doğurganlığı önlemek

Çok sayıda doğum yapmak anne sağlığını bozar. Üçüncü doğumdan sonra gebelik ve doğumla ilgili tehlikeler artmaktadır. Özellikle beşinci doğumdan sonra anne ve bebeğin ölüm riski belirgin olarak artar.

Gebelik aralığını ayarlamak

Sık doğum yapmak annenin sağlığını bozar. sağlıklı anne için iki doğum arasında en az 2-3 yıllık bir süre olmalıdır. Bu süre annenin geçirdiği gebeliğin sağlığını olumsuz olarak etkileyen etkilerinden kurtulması için gereken süredir.

Doğum yaşını ayarlamak

20 yaşından önce ve 35 yaşından sonra yapılan doğumlar, anne ve çocuk ölümlerini önemli ölçüde artırmaktadır.

Sağlıklı çocuklardan oluşan Sağlıklı Bir Toplum meydana getirmek

Ailedeki çocuk sayısı çok fazla olmaz ise aile bu çocuklara yeterince zaman ayırıp maddi manevi gereksinimlerini daha iyi bir biçimde karşılayabilir. Böylece daha sağlıklı çocuklardan oluşan bir toplum meydana gelir.

Çocuk sahibi olmayan ailelere yardımcı olmak

Aile Planlamasının diğer bir amacı da çocuk sahibi olamayan ailelere yardım etmek, yol göstermektir.

AİLE PLANLAMASININ YARARLARI

Anne Sağlığına Yararları:

• Sık aralıklarla çok sayıda gebelik oluşmasını önler.
• Sık doğuma bağlı ortaya çıkan kadın hastalıklarını önler.
• Zor doğuma bağlı tehlikeleri önler.
•  Erken veya geç yaştaki doğumları önler.
•İstenmeyen gebelikleri ve düşükleri önler.
•Annenin ruh sağlığını korur.
• Sonuçta anne ölümlerini azaltır, toplumda sağlıklı anne sayısı artar.

 
Çocuk Sağlığına Yararları:
• Erken doğmuş çocuk sayısı azalır.
• Sağlıklı doğan bebek sayısı artar.
• Bebekler çok kısa aralıklarla doğmayacağı için daha az hastalanır daha sağlıklı olurlar. Bunun sonucu bebek ölümleri azalır.
•Aile yeterince ilgi gösterebileceği için çocuklar ruhsal yönden daha sağlıklı gelişirler.
•Çocukların ekonomik ihtiyaçları daha iyi karşılanır, eğitim imkanlarından daha çok yararlanırlar.
Toplumun oran olarak önemli bir bölümünü kadınlar ve çocuklar oluşturmaktadır. Aile planlaması ile kadınların ve çocukların sağlıklı olması sonucu sağlıklı bir toplum oluşur.

Dünya doğum kontrol günü, doğum kontrolü hakkında farkındalık yaratarak, genç insanların cinsel ve üreme sağlığı hakkındaki kararlarını bilinçlendirmek ve 13-19 yaş arasındaki gençleri, güvendikleri insanlar ile konuşmaya teşvik etmek, böylelikle ileriki yıllarda planlanmamış bir gebelikten veya cinsel yolla bulaşan hastalıklardan korunacak bilgiye sahip olmaları amaçlanmaktadır.

Tüm dünyada farklı etkinliklerle kutlanan Dünya Korunma Günü; kadınların korunma yöntemlerine ilişkin farkındalığını artırmayı amaçlarken onların en doğru ve güncel bilgileri alabilmek ve kendilerine en uygun korunma yöntemini belirleyebilmek amacıyla konusunun uzmanı bir doktora danışması gerekliliğinin önemini vurguluyor.

Konuyla ilgili yapılan araştırmalar, korunmak için modern yöntemler tercih edilmediğinde ve geri çekilme ya da takvim yöntemi kullanıldığında aslında tam anlamıyla korunmuş olunmadığı için istenmeyen gebelik yaşama riskinin oldukça yüksek olduğunu gösteriyor. İstenmeyen gebeliğin hem kadın hem de erkek üzerinde onarılmaz psikolojik etkileri oluyor. Kadınların kullandığı güvenli korunma yöntemleri onların hayatlarını belirsiz ya da beklenmedik süprizler olmadan yaşamalarını sağlıyor.

Dünya Doğum Kontrolü Günü‘nde 215 milyon kadın üreme sağlığı hizmetlerine erişemiyor

Kontrolsüz nüfus artışı zengin ve fakir arasındaki uçurum derinleşiyor, cinsiyet eşitliği, üreme sağlığı, insan hakları gibi sosyal konulardaki mevcut sorunları ağırlaştırıyor.

Türkiye’de doğum kontrol hapı kullanım seviyesi ve bilinci bir çok ülkeye kıyasla düşük seviyede seyrediyor

Doğum kontrolüyle ilgili yapılan araştırmalar, Türkiye’de doğum kontrolüne ilişkin bilincin halen pek çok ülkeye göre düşük olduğunu ve bugün Türkiye’de her 4 kadından 1’inin kendi isteği dışında gebe kaldığını gösteriyor. Halen

Türkiye’de en sık kullanılan doğum kontrol yöntemi geri çekilme olarak belirtilirken, bu yöntemi benimseyen kadınların 4’te 1’i ilk yılda gebe kalıyor.

 

Korunma

Op.Dr. Abdulaziz Akkaya
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı