İri bir mango boyutlarına ulaşan bebeğinizin bu haftaki gelişimi…
Müziğin sesini açın ve hafif hareketlerle dans etmeye başlayın. Bebeğinizin gelişen hareket algılama duyusu sayesinde sizin ritmik hareketler yaptığınızı fark edecektir. İri bir mangobüyüklüğündeki bebeğinizin akciğerlerindeki kan damarları gelişimini sürdürüyor. Bebeğinizin nefes almak için hazırlanıyor. Gittikçe keskinleşen duyma algısı sayesinde dış dünyadaki sesleri duyabiliyor. Örneğin, köpek havlaması veya elektrik süpürgesi gibi yüksek sesleri tanımaya başlıyor. Bebeğiniz doğduktan sonra muhtemelen bu seslere alışmış olacak ve aşırı tepki vermeyecektir.
Hayatınız ne yönde değişiyor?
Ayak bilekleriniz ve ayaklarınızda şişmeler yaşanabilir. İlerleyen haftalarda bu şişkinlik daha da artabilir. Eğer hamileliğiniz yazın sıcaklarına denk geliyorsa akşamüzeri aşırı bir yorgunluk hali çökebilir. Bacaklardaki ağrıların sebebi kan akışında yaşanan değişimlerdir. Bu duruma ödem adı verilir. Ödem oluşması, hamilelikte normal bir süreçtir. Vücudunuzdaki fazla sıvılar dokularda birikir.
Büyüyen rahminiz de kan damarlarına baskı uygulamaktadır. Bu baskı bacaklarınızdan kalbinize giden damar üzerinde etkilidir. Bu nedenle bacaklarınızdan geri gelen kan akışı yavaşlamaktadır. Yavaşlayan kan akışı birikmelere ve şişmelere neden olur.
Şişkinliğe karşı öneriler
Ödem özellikle son 3 aylık döneme has bir durumdur. Ağrıyan ayaklarınızı yan yatarak dinlendirebilirsiniz. Vena cava olarak bilinen ve bacaklardan kalbe kan dolaşımını sağlayan damar vücudun sağ tarafında bulunduğundan sol tarafınıza uzanmak önerilmektedir.
Mümkün olduğu kadar ayakları yukarıda tutmak önemlidir. İşyerinde ayaklarınızın altında destekleyebilecek bir tabure koyun. Otururken bileklerinizi çaprazlamayın veya bacak bacak üstüne atmayın. Kısa süreli aralıklarla bacaklarınızı esnetin. Önce bacağınızı sonra bileğinizi hareket ettirin.
Düzenli spor yapmaya, bol su içmeye özen gösterin. Sürekli oturmayın veya sürekli ayakta kalmayın. Bacaklarınızı veya bileklerinizi sıkacak çoraplar giymeyin.
Ödemin ne kadarı normaldir?
Ödem hamilelikte normal bir durumdur. Ancak aşırı şişme meydana geliyorsa bu preeklampsinin bir belirtisi olabilir.
Preeklampsi nedir?
Preeklampsi hamilelerin % 5’lik bir kısmı etkileyen karmaşık bir hastalıktır. Hamileliğin 20. haftasından sonra yüksek tansiyonunuz ve idrarınızda protein varsa preeklampsi teşhisi konur. Genellikle 37. haftaya kadar kendini göstermiş olsa da hamileliğin 2. yarısında her an ortaya çıkabilir. Doğum sırasında veya doğumdan sonraki 48 saatiçerisinde de belirtiler görülebilir. Hafif olabileceği gibi ileri bir vaka da olabilir.
Preeklampsi, kan damarlarının daralarak sıkışmasına ,dolayısıyla tansiyonun yükselmesine ve kan akışının azalmasına neden olur. Kan akışı azaldığında bu durum organlar için tehlike teşkil eder. Özellikle beyin, karaciğer ve böbrekler etkilenecek ilk organlar arasında yer alır.
Kan akışının azalması rahme ulaşan kanın miktarının da düşmesi demektir. Bu nedenle bebekte gelişme geriliği, yetersiz amniyotik sıvı ve plasentanın rahim duvarından erken ayrılması gibi sorunlar baş gösterebilir. Bu nedenle aşırı şişme ve ödem gibi durumlarda en kısa sürede doktora danışmak gerekmektedir.
Preeklampsinin belirtileri nelerdir?
Preeklampsi bir anda gelişebilen bir sorun olduğu için belirtilerini bilmek ve takip etmek önemlidir.
Yüzünüzde, ellerinizde, ayaklarınızda ve göz çevrenizde şişkinlik gözlemlerseniz hemen doktora gitmelisiniz. Hastalık ilerlediğinde şu semptomlar da kendini gösterebilir:
Şiddetli ve sürekli baş ağrısı
Görme bozukluğu ve bulanıklık
Üst karında yoğun ağrı ve hassasiyet
Mide bulantısı ve kusma
Belirtiler kişiler arasında değişiklik gösterebilir. Özellikle ilk evrelerde hiç belirti görülmediği durumlar da söz konusudur.
Hamilelikte bu tür sorunların teşhisi için vücudunuzun farkında olmak çok önemlidir. En ufak bir değişiklik, rutin gelişmelerdeki aksaklık ciddi bir sorunun habercisi olabilir. Bu nedenle değişikliklerden doktorunuzu haberdar etmek anneliğin ilk aşamasında sizin en önemli görevlerinizdendir.
Haftanın aktivitesi
Bebeğinize bir mektup yazmaya ne dersiniz? Hayatı boyunca saklayabileceği bu anı sayesinde onun da yaşamına renk katmış olacaksınız. Mektubunuzda dileklerinizden, onun hayatı hakkındaki planlarınızdan ve geleceğinden bahsedebilirsiniz.